ADLİ SİSTEMDE SOSYAL ÇALIŞMA GÖREVLİSİNİN YETKİ VE SORUMLULUĞU
Sosyal Çalışma Görevlisinin Yetkileri: Sosyal çalışma görevlisinin görevlerini yapabilmesi için bazı yetkilere sahip olması gerekir: Bilgi-belge
toplama, görüşme,
rapor yazma, öneride bulunma, kararların yerine
getirilmesini izleme gibi.
Bilgi-belge toplama: Sosyal çalışma görevlileri, sosyal inceleme
yaparken Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu, Milli
Eğitim Bakanlığı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı,
yerel yönetimler ve bunların her türlü kuruluşları ile diğer kurum ve kuruluşlardan, yaptığı sosyal incelemenin amacına uygun
olarak çocuk ve
çocuğun yakın çevresi ile çocuk hakkında
uygulanabilecek koruyucu ve destekleyici tedbirin belirlenebilmesine
yönelik ihtiyaç duyulan bilgi ve belgeleri isteme yetkisine sahiptir. Bu kapsamdaki ilgililer, sosyal
çalışma görevlilerinin çalışmaları sırasında kendilerine yardımcı olmak ve çocuk hakkında istenen bilgiler
meslek sırrı kapsamında
olmadıkça vermek zorundadırlar (ÇKKY 19/4).
Bilgi kaynakları; Sosyal çalışma görevlisi kendisine verilmiş olan
kişilik araştırması
yapma görevini yerine getirmek üzere, doğrudan
doğruya şüpheliden yararlanır. Şüpheli dışında dolaylı
bilgi kaynakları olarak “ilgililerle”, yani çocuk hakkında bilgi verebilecek kişiler olan aile, kanuni temsilci, öğretmen veya
eğitici ile görüşmeler
yapabilir. Çocuk hakkında bilgi verebilecek
kişiler listesi, somut bir olayda daha da genişletilebilir. Ancak,
sosyal çalışma görevlisinin şüpheli çocukla yaptığı ve bizzat, yüzyüze gerçekleştirmesi gereken görüşme, ileride hazırlayacağı
sosyal inceleme
raporunda büyük ağırlığı olan bilgi kaynağıdır.
Sosyal İnceleme Yapma: Sosyal çalışma görevlilerinin görevleri yönetmelikle açıklanmıştır (ÇKKY 19/1). Sosyal incelemenin amacı hakim veya mahkemenin
çocuk hakkında bir karar vermesinden önce onun içinde
bulunduğu koşulları, çocuğun özelliklerini ve çocuğun
toplumda yapıcı bir rol üstlenmesini ve yararlanılabilecek toplumsal
kaynakları tanımasını sağlamaktır. Bu
amaçla sosyal çalışma görevlisi önce sosyal inceleme yapar
ve hazırladığı raporu kendisini görevlendiren merciye sunar (ÇKKY 19/1-a).
İncelenmesi gereken
konular: Sosyal çalışma görevlisinin
şüpheli çocuğun kişilik
yapısı hakkında bir “teşhis” koyabilmesi için,
yapması gereken araştırmalar özellikle şu konuları kapsar: Sosyal
çalışma görevlisi, çocuğun pedagojik ve sosyal yönlerini, gelişme aşamalarını ve çevresini inceler, çocuğu gözetip koruyucu
hususları irdeler ve çocuğun kişilik yapısını araştırmak
suretiyle, öncelikle çocuk savcısına ve dolayısıyla da çocuk
mahkemesine çocuk hakkında muhakemede kullanılacak olan gerekli bilgileri verir.
Bir çocuk hakkında yürütülen soruşturmanın en
erken aşamalarından itibaren “savcının veya hakimin yönetimi altında”, çocuğun
yaşam ve aile ilişkileri, geçmişte yaşadıkları, daha önceki davranış biçimleri
ve şüpheli çocuğun diğer bütün hallerinin
araştırılması suretiyle ruhi, fikri ve karakter
özellikleri hakkında karar vermek açısından gerekli olan bütün bilgilerin elde
edilmesi, toplanması gerekir. Çocuk ceza muhakemesi sırasında kendisine verilen
bu olağan üstü görevler dolayısıyla, “sosyal çalışma görevlisi”, savcı gibi, mahkeme gibi, müdafi gibi,
ayrı bir ceza muhakemesi süjesi haline gelmiştir. Aynı zamanda çocuğun gerçekleştirdiği fiilin, TCK 31 anlamında
“haksızlık içeriğini” anlama ve davranışlarını buna göre yönlendirme yeteneği,
yani ceza sorumluluğu
bulunup bulunmadığı hususunda da
araştırma yapar.
Bu “araştırmalar”, sosyal çalışma
görevlisi nin şüpheli çocuğun kişilik yapısını ortaya çıkartmak üzere yaptığı
“mesleki bilgisi yönünden” önem taşıyan ve uzmanlık gerektiren araştırmalardır.
Önemle vurgulamak gerekir ki, sosyal çalışma görevlisinin şüpheli çocuğun
işlediği iddia edilen suç ile ilgili olarak araştırma yapmak görevi ve yetkisi
yoktur. Ona verilen görev, sadece “sosyal inceleme” yapmaktan ibarettir.
Çocukla, Ailesi ve Yakın Çevresi ile Görüşme: Sosyal incelemenin temel unsurlarından biri görüşmedir. Sosyal çalışma görevlisi
hakim veya mahkemenin
çocuk hakkında bir karar vermesinden önce
onun içinde bulunduğu koşulları, çocuğun özelliklerini tanıyabilmesi için
gerekli bilgiyi edinmek üzere, çocuğun ailesi, onu bakmakla yükümlü kimseler, öğretmenleri gibi kişilerle
de görüşme yapabilir.
Sosyal çalışma görevlisinin hukuken
sonuç doğurabilecek nitelikte işlemler yapması ve özellikle raporunu hazırlamak üzere şüpheliyle
soruşturmanın gizliliği bulunmasına rağmen, çocukla görüşebilmesi ve
sonuçta da SİR i düzenleyebilmesi için, kendisine resmen bir görev verilmiş olması gerekir.
Rapor Hazırlama: Eğer sosyal
çalışma görevlisi kendisine yasa ile verilmiş olan çerçeve dahilinde yeterli bilgiye ulaşmışsa, bu
bilgileri bir sosyal inceleme raporu haline getirir.
Sosyal çalışma görevlisi hazırlayacağı
rapor ile aşağıdaki konularda öneride bulunma yetkisine sahiptir (ÇKKY 21):
a) Çocuk hakkında Çocuk Koruma
Kanunu’nun 5. maddesinde gösterilen tedbirlerden
hangisinin yararlı olacağına, tedbirin
yanında denetim altına alınmasına gerek olup olmadığına dair öneriler,
b) Çocuk hakkındaki tedbir veya denetim
kararlarının ne kadar süre ile uygulanması gerektiğine ilişkin öneriler,
c) Çocuklar ve ailelerine
uygulanabilecek özel tretman (iyileştirme, geliştirme) veya psikiyatrik tedavi
hususunda öneriler.
İfade ve Sorgu Sırasında Çocuğun Yanında Bulunma ve Örselenmesini
Önleyecek Tedbirlerin Alınmasını Sağlama:
Suça sürüklenen çocuk ifadesi veya sorgusu
sırasında olumsuz bir şekilde etkilenebilir; bunu önlemek amacıyla sosyal çalışma
görevlisinin ifade alma veya sorgu işlemi sırasında çocuğu bilgilendirmesi gerekir.
Bilgilendirme iki noktayı kapsar; öncelikle çocuğa hakları öğretilir ve
arkasından da kendisine yöneltilen suçlama, anlayabileceği bir dilde
açıklanarak çocuk adalet mekanizmasının işleyişinin olumsuz etkilerinden bir
şekilde korunmuş olur. (ÇKKY 19/1-c).
Sosyal Çalışma Görevlisinin Kararların Yerine Getirilmesi
Aşamasındaki Yetkileri: Adalet
sistemi çocuk ile ilgili koruyucu veya destekleyici ve hatta ceza
muhakemesi anlamında koruma tedbiri
niteliği taşıyan kararlar verebilir. Bu kararlar
yargısal karar oldukları için “yerine
getirilmeleri” gerekir. Sosyal çalışma görevlisinin,
çocuk hakkında verilmiş olan kararın
amacına ulaşmasını sağlamak üzere ilgili
kurumlarla işbirliği yapması ve kararın
amacına ulaşması için kendi uzmanlık alanına
giren hususlarda görüş bildirmesi
yükümlülüğü vardır. Böylece sosyal çalışma
görevlisi adalet sistemine yardımcı
olur (ÇKKY 19/1-d). Sosyal çalışma görevlisi,
tedbirlerin yerine getirilmesini
denetlemek ile görevlendirildiğinde, tedbirlerin değiştirilmesi veya kaldırılmasını
isteme yetkisine sahiptir (ÇKK 8/3).
Şüpheli veya hükümlü çocuk hakkında
hükmedilen yükümlülük, veya güvenlik tedbiri kararlarının yerine getirilmesi
sırasında sosyal çalışma görevlisinin etkin bir rol oynaması gerekir.6 Türk
Hukuku’nda, korunma ihtiyacı olan çocuk, suç tarihinde 12 yaşını bitirmemiş
çocuk ise, aileye teslim kararı verilen çocuk için “denetim görevini” SHÇEK
yapar (ÇKK 37/1). “Denetim planı”, denetim görevlisince, sosyal incelemeyi yapan
sosyal çalışma görevlisi ile birlikte hazırlanır (ÇKK 39/1). Çocuk, kendisine
verilmiş olan bir emri veya bir yükümlülüğü tamamen veya kısmen yerine
getirmezse, sosyal çalışma görevlisi önce bu sorunun çözülmesi için resmi
kanallara başvurmadan gayret gösterir ve bu şekilde çocuğun ileride yükümlülüklere
aykırı davranmasını önlemeye çalışır. Yükümlülüklere karşı
gelindiğinin belirlenmesi durumunda, ağır ihlallerin infazın denetleyicisi
durumunda olan çocuk mahkemesi hakimine bildirilmesi gerekir.
Sosyal Çalışma Görevlisinin Diğer Görevlerine Bağlı
Yetkileri: Adalet sistemi
sosyal çalışma görevlisine ÇKK Uygulama
Yönetmeliği 19. maddesinde sayılanların dışında da görevler yüklemiştir. Sosyal
çalışma görevlisi, mahkeme, çocuk hakimi ve Cumhuriyet başsavcısı tarafından
verilen görevleri yerine getirir (ÇKKY19/1-e). Nitekim bu sayılan makamlar
sosyal çalışma görevlilerinden bilgi toplamasını isteyebilir ve kararlar açısından uygulama görevi
yükleyebilir. Adalet sisteminin iyi çalışabilmesi için çalışma
konularına ilişkin önceden bilgi toplaması gerekir. Gerektiğinde kullanmak
üzere hemen başvurabileceği bilgi birikimi, yedek bilgi sahibi olmak yararlıdır. Mukayeseli hukukta buna
(Vorratsdatenspeicherung) denilmektedir.
İlde bulunan ve çocuklar hakkında
verilecek kararların uygulanmasında yararlanılabilecek kurum ve kuruluşlar
hakkında bilgi derlenmesi bu kapsamdaki görev ve yetkiler arasında sayılabilir.
Sosyal çalışma görevlisi, çocuğa ve ailesine,
kendisinin atanmasına vesile teşkil eden fiil ve bunun etkileri konusunda
“danışmanlık” yaparak, çocuğa “yardım”
eder. Sosyal çalışma görevlisi kendisine verilen görevleri yerine
getirmek için, ceza muhakemesi hukukuna ve diğer usuli işlemlere ve özelikle
duruşmaya katılır.
Sosyal çalışma görevlisi, hakimin vereceği
“tedbir kararı” veya mahkemenin vereceği hüküm açısından ve özellikle
“uygulanması öngörülen yaptırım” konusunda, çocuğun kişiliğine ve koşullarına
uygun “önerilerde” bulunur.
Sosyal çalışma görevlisinin hüküm verildikten
sonraki aşamada da hükme konu çocuğun katıldığı sosyal olayın etkilerinin giderilmesi
konusunda yardım etme görevi vardır. Örneğin, çocuğun sosyal uyumu için
çalışması gerekiyorsa, sosyal çalışma görevlisi bunu temin eder ve denetler;
infaz kurumunda çocuğu ziyaret eder ve bu şekilde denetim ve gözetim sağlar.
Sosyal çalışma görevlisi “çocuk mahkemesine yardım eden bir kurum” olmaktan
ziyade, “çocuğa yardımcı olan” bir muhakeme hukuku süjesidir. Bu nedenle,
mahkeme, sosyal çalışma görevlisinin yapacağı incelemenin yöntemi ve/veya
sonucu konularında emir ve talimat veremez. Sosyal çalışma görevlisinin
mahkemeye bağlı olarak çalışması bu ilkeyi değiştirmez.
Sosyal çalışma görevlisi uzmanlık bilgisini
kullanarak çocuğun üstün yararı için faaliyet gösteren bir süjedir, fakat
hukukçu değildir. Bu nedenle, çocuğa veya ailesine “hukuki yardım” yapmak
görevi yoktur: hukuki yardım müdafi veya vekil tarafından yerine getirilir.
Ancak sosyal çalışma görevlisi çocuğu bekleyen süreç konusunda ona bilgi
verebilir. Fakat bu bilgiyi verirken, somut olaya veya kişiye ilişkin “hukuki bir
değerlendirme” yapmaması gerekir.
Sosyal Çalışma Görevlisinin Kararların Yerine
Getirilmesi Aşamasındaki Yetkileri: Adalet sistemi çocuk ile ilgili
koruyucu veya destekleyici ve hatta ceza muhakemesi anlamında koruma tedbiri
niteliği taşıyan kararlar verebilir. Bu kararlar yargısal karar oldukları için “yerine getirilmeleri”
gerekir. Sosyal çalışma görevlisinin, çocuk hakkında verilmiş olan kararın
amacına ulaşmasını sağlamak üzere ilgili kurumlarla işbirliği yapması ve kararın
amacına ulaşması için kendi uzmanlık alanına giren hususlarda görüş bildirmesi yükümlülüğü vardır.
Böylece sosyal çalışma
görevlisi adalet sistemine yardımcı
olur (ÇKKY 19/1-d). Sosyal çalışma görevlisi, tedbirlerin yerine getirilmesini denetlemek ile
görevlendirildiğinde, tedbirlerin değiştirilmesi veya kaldırılmasını isteme
yetkisine sahiptir (ÇKK 8/3).
Şüpheli veya hükümlü çocuk hakkında
hükmedilen yükümlülük, veya güvenlik tedbiri kararlarının yerine getirilmesi
sırasında sosyal çalışma görevlisinin etkin bir rol oynaması gerekir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder